~~~~~~~~~~~~~~~

02 Ekim 2010

Kolları Tutulmuyor Saatin



Saatler ilerliyor
Bak işte yine gece
Gece
Her yer gece
İçimde çözülmeyen
Dağ gibi bir bilmece
Yoruldum ya Rab
Yoruldum
Görmüyorlar
Bilmiyorlar
Hâlbuki çok yoruldum
Dizlerimde derman kalmadı
Gözlerim yorgun
Ellerim yorgun
Ayaklarım gitmiyor
Yüreğimi hiç sorma
Köşe başında kalmış
Öylece bekliyor
Yağmurda ıslanan
Kediden farkı yok
Titriyor hiç durmadan
Kaybolduğundan beri
Güven denen şey
Kayıp bürosunu mesken tuttum
Belki bulurum diye
Kapısında yatıp kalkıyorum
Ama yok
Uzandığım her kapı
Yoklara açılıyor
Bazen nefret etmek istiyorum
Kızmak
Belkide sövmek alabildiğine
Ama olmuyor
Yakışmıyor yapamıyorum
Bak saat gecenin kaçı oldu
Yine uyuttum uykuları
Yüzüm ellerimin arasında
Gözlerim dalıp gitmiş boşluğa
Karanlık dehlizlerde
Düşüncelerim cirit atmakta
Peşim sıra yürüyor
Acılarım
Günahlarım
Yarım kalmışlıklarım
Ve hızla
Geçiyor zaman
Tik tak
Tik tak
Denedim
Kolları tutulmuyor saatin
Benimse kollarım bağlı
Söyle hayat
Bu mu adaletin

Hamiyet Akan

18 yorum:

  1. Ancak senin ki kadar guzel bir yurekten dökulurdu zaten bu inci gibi sözler.. Kendime de pay cikarmadim iznin olmadan.
    icimden gecenleri anlatiyor sanki..

    zaman hizla akiyor durduramiyoruz maalesef. Tek temennim gecen dklarimiz umut ve mutluluk dolu olmasi.Allah keder göstermesin canim, yuregine ferhalik versin.

    YanıtlaSil
  2. élla'cım, canım benim senin yüreğinde güzeller güzeli.

    Akide şekerim, hepimizin içini kemiren şeyler var ve bazen işte düşüyor satırlara belki biraz nefes alabiliriz diye.

    Canım, iyi dileklerine amin diyorum. Sağolasın. Hayat sana gülümseyen yüzünü çevirsin ve hep mutluluk doldursun içine.

    YanıtlaSil
  3. Tekrar tekrar okudum.Her okuduğum da biraz daha sızladı içim.

    Çok güzeldi yüreğinize sağlık...

    Selam ve sevgiler

    YanıtlaSil
  4. Ruh bu kadar yorgun ve yıpranmışken,yine de güçlü olmaya ve dimdik ayakta durmaya direnmek,rol yaparak yaşamak,yine de bu adaletsizliğin içinde hayırlar ve güzel neticeler aramak,bir de üstelik bulabilmek:)İşte insan olmak böyle bir şey sanırım...

    YanıtlaSil
  5. Nice geceler var sevgili Hamiyet,
    O tiktaklara takılır kulağım, kolları tutmayan saate takılır gözlerim...

    İnanki bende çok sorar oldum; adalet bu mu hayat!?

    YanıtlaSil
  6. Ays, teşekkür ederim.
    Sizin de yüreğinize sağlık.
    Benden de selam ve sevgi ile...

    YanıtlaSil
  7. Ruh ve Mana, insan aslında ne kadar dayanıklı değil mi(?) Düşünüyorumda acılar, hastalıklar, yokluklar, ölümler vs. bir sürü şey yaşıyor ama sonunda yine ayağa kalkabiliyor. Yaratıcı öyle bir sabır veriyor ki, dayanabiliyor. Öyle bir umut veriyor ki, herşeye rağmen yaşamak için çaba harcayabiliyor.

    YanıtlaSil
  8. Ah Newbahar'ım, o tiktaklar yedi beynimi bitirdi.

    YanıtlaSil
  9. Neden insanlar geceleri duygularıyla kavga eder kalbin ve mantıgın bir savaşçısı olarak durmadan hisse yorgun yenik bir savaşçı olur,Tek sessizlik odamızın geceye düşen o dinginliginden olsa gerek,Belkide aşk kaçak bir gece buluşmasıgeceyle randevulaşan,belkide tek sırların ortagı saati anlayan.

    YanıtlaSil
  10. en çok uykusuz gecelerde mi tutulmuyor nedir o saatin kolları...
    yinede zaman bize aittir...
    biz yaptıysak o saati ...
    kollarınıda tutarız elbet bir gün:)
    yüreğine sağlık csnımcım...
    derindi etkisi...
    sevgiyle...

    YanıtlaSil
  11. Hamiyet hanım şiirinize yorum yaptıgım halde neden yayınlamadınız? özür dilerim yoksa yorumum yayınlanmıyacak kadar kötümü sadece merak ettim:( sağlıkla kalın.

    YanıtlaSil
  12. Sevgili Puzzle, geceler insana dost, bazen sevgili, bazen sırdaştır. Kimi zamanlar bitmek bilmez bir işkence, kimi zaman keşke bitmese dediğimiz anların sahibidir.
    Bu güzel yorum için teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
  13. Seden’cim, tutulur mu dersin? Dilerim dediğin gibi olur, umarım bir gün tutulur.
    Teşekkürler; seninde yüreğine sağlık canımcım…

    YanıtlaSil
  14. Puzzle, yorumu dün bırakmışsın ama ben dün yoktum. Bu nedenle yorumunu yayınlamakta geciktim; kusura bakma.

    YanıtlaSil
  15. Geciktim!hep geç kalırım, yaşamaya geç kaldığım gibi,sevgilerede, o tür yanlışlığım vardır kaynağı da şiirin de bahsettiğin karalıktır.Yarım kalmışlıklara sürek çekerim boşuna. Ama nafiledir ulaşmak...benim de tüm korkularım şiirindeki dehlizde gizlidir, beni kuçaklayıpta bırakmayan, saatın kadranını dahi tutsaklayan o ketum da..

    Zamanın varsıl geçtiği de,işte o bilinmezliktir sevgi dolu yürekleri presliyen,ki kaçamazsın bir türlü çok derinlerine hapis etmiştir seni,çıkarsa dışarıya üşeyecek hasta olacak sanar bedenini ama aslın da bedensiz yaşıyordur tek çaresizliği budur zaten,bedenden ayrı yaşamak...ya da yaşatmak acımsı imgelerini...

    YanıtlaSil
  16. Sevgili Nida, geç kalıyoruz hayata, yaşama, sevdaya ve bir girdabın içinde kürek çekiyoruz yarım kalmışlıklara ama elbet varacaktır her kışın sonu bahara...

    Karanlıklar döndüğünde aydınlığa
    Gün hücrelerinden içeriye
    yansıyacak usulca
    O vakit şaşıracaksın
    etrafını saran renklerin raksına...

    Şiirimdeki duyguları öylesine güzel tariflemişsin ki, benim dillenemediğim birçok duyguyu dile almışsın.

    Nida'cım, dilerim geçen her saatin sana huzuru ve mutluluğu getirsin.
    Teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
  17. eğer yokluğunda alışsaydı bu gözler boşluğa belki o zaman kurtulurdum ellerimden , çözülmeyen kollarımdan....

    YanıtlaSil
  18. Mayıs Meleği, ne boşluğa alışılır, ne de yokluğa...

    YanıtlaSil

 
Theme:deluxetemplates.net