Yoruldum sevgilim, sevinçlerimin boynu bükük kalmasından,
Üşüyen ellerimin yalnızlığından,
Gülüşlerimin aynalardan dökülmesinden yoruldum.
Kum saati gibi akıp bitiyorum sessizce
Sonra ters çevirip yeniden bitmeyi bekliyorum.
Bir oyun sahnesinde gibisin,
Sadece izliyorsun hayatımı, acılarımı, gözyaşlarımı.
Sana olan çığlıklarıma kulaklarını tıkayıp öylece seyre dalıyorsun.
İpekten kanatlarım kırılıyor, yapma bunu bana!
Beklerken soluyor penceremdeki sardunyalar.
Papatyalar zaten kaldılar hüzzam makamında.
Ah gülüşüne ömür verdiğim, sende ki şu inat,
Beni acılara gark ediyor, heyhat!
İsterdim ki başım düşsün dizlerine,
Saçlarım yarenlik etsin ellerine.
Bir papatya tak saçlarımın tellerine,
Tüm papatyalar gülsün alabildiğine.
Eğilip öp gözlerimden gözlerime düşür cenneti.
Ah sevgilim, bilmiyorum elimi kolumu kıran nedir böyle?
Nedir burnumun direğini sızlatan şey?
Direnen, çabalayan, deli bir nehir gibi içimde akan ne?
Nedir seni yanım, yörem, çilem, çarem eden?
Ben şaştım kaldım boğuluyorum düşünceler denizinde.
Hamiyet Akan
16.11.2022
tüm papatyalar gülümsedi güzel sevmelerinle.. yüreğine sağlık kıymetlim, sevgiyle..
YanıtlaSilUmarım Mavim çünkü insan en güzelinden sevip en güzelinden yeniliyor. Teşekkürler, sevgiler..
SilDüşünmek...
YanıtlaSilBazen öyle yoruyor ki insanı ...
Biraz kendimi buldum açıkçası.
Kaleminize sağlık.
Hem de nasıl bir yorgunluk... Teşekkür ederim.
Silyoğun derin ve hüzünlüüü :)
YanıtlaSilHüznün ete kemiğe bürünmüş haliyim sanırım Deep :)
Sil