Dayanmayıp denizin davetkârlığına
Bir sabah gün ağarırken
Geçmişiz vapurla karşı kıyıya
Hafiften rüzgâr değmiş saçlarımıza
Yürümüşüz Arnavut kaldırımlarını bir solukta
Gün maviliğe boyanırken
Tepeden bakmışız nazenin İstanbul'a
Nasılda Galata'yı kucaklamış duruyor karşımızda
Kestirmek güç gülümsüyor mu
hüzün mü geziyor damarlarında
Kaç ayrılık kaç vuslat görmüş anlamak güç
Düşünmüşüz dalıp dalıp mavi sularına
Sonra iki çay gelmiş masaya
Biri bana biri yanımdan hiç ayrılmayan
hayali varlığına
Hamiyet Akan